29 Ekim 2011 Cumartesi

PİLOT MU OLACAKMIŞ BENİM OĞLUM?


Baya uğraştırdı dikmesi, ama örmesi kolay ve zevkli idi. Eldeki ip bitermi kaygısıyla baya tırmaladım, ama sonunda bitirdim, hem ipi hem oyuncağı.


YARIM SÜNGER BOB

26 Ekim 2011 Çarşamba

ÇİLEKLİ SÜT İSTEYEN???



Çok oldu çilekli süt veren ineği bitireli ama bi türlü foto çekip koyamamıştım bloga. Şu an elimde bi uçak var, o da bitmek üzere haftasonuna yetişir sanırım. Bi de yarım sünger bob ile cüce kız var. Ayy bıktım şu yarımlardan.

9 Ekim 2011 Pazar

IT ' S A BABY BOY

Ha ha 7 Ekim günü çok komik bi haber aldım. Doktor pipisi var bebeğinizin dedi, ben şok oldum ama. Her gören senin kızın olacak diye diye öyle alışmışım ki kız fikrine. Tabi her anne adayı gibi bende sağlıklı olsun da kız erkek farketmez desemde, gerçekten büyük bir şok oldu benim için. Hamile olduğumu öğrendiğim günden bile daha çok şaşırdım.

Şaşkınlığımın sebebini düşündüğümde erkek milletini pek tanımadığımı anladım, bu yüzden ürktüm sanırım. Erkek çocuğa nasıl bakılacağını bilmemek korkuttu gözümü. Sonuçta daha önce kız kuzenlerimi doyurdum, altını aldım, gazını çıkardım, uyuttum vs vs...
Erkek bebeklerle temasımın iki agu dan ibaret olduğunu farkettim ve annelik konusunda cidden korktum.

Neyse öğreneceğiz zamanla sanırım. Bebek bebektir, çok da farketmez heralde.
Bu arada ben adını Deniz koymak istesemde babası ALEX de SOUZA dan esinlenerek ALEX koymak istiyor. Garip ama eğlenceli...

BEBEK ŞEKERİ

Merhaba, bu şirin şeylerde deneme, bebek şekeri denemesi. Nasıl oldu karar veremedim. Evde bulduğum kumaşlardan yaptım. Diğer bebekte de dediğim gibi kumaşın lycralı olması şekil açısından daha düzgün durmasını sağlıyor. Ama tip olarak idare eder sanırım. Sıra kumaş ve tül alıp bu bebişlerin saysını artırmakta. Badem şekerlerini eklemek en son iş sanırım. Nitekim mart ayına daha çok var, bayatlamasınlar.


Sanırım çubuğa takıldığında daha hoş duracak. Çiçekçiden bir adet sünger, yuvarlak bir sepet, maviş tül ve kurdela ihtiyacım olacak. Eee bide çöp şiş çubukları ile sıcak silikon tabancası... Şu izin dönemi bi an önce gelse de kafamdakileri yapabilsem. Fikir patlaması var bu aralar:)

5 Ekim 2011 Çarşamba

SAC KAVURMA TARİFİ


Bu da yapımını izlerken ağzımın suyu akan tariflerden:)

Malzemeler:
Yarım kilo kuzu veya dana eti (varsa yanına çok az kuyruk yağı tercihe bağlı yada etiniz hafif yağlı olsun)
Yarım bardak süt
Yarım bardak sıvı yağ
2 domates
3-4 biber
1 diş sarımsak
1 kuru soğan
2 kaşık tereyağ
Tuz
Karabiber
Pul biber
Kekik

Kuşbaşı doğradığımız kuzunun but etini ya da dana etini süt, sıvıyağ, yarım soğan rendesi, tuz ve karabiberle çeşnilendirilmiş sosda bir gece dinlendirip marine ediyoruz. Sosun mayonez kıvamında olmasına dikkat edin.
Ertesi gün iş dönüşü buzdolabından çıkardığımız etleri bir miktar daha ufaklamak için julyen usulü doğruyoruz. Sacımızda yoksa teflon tavamızda 2 kaşık tereyağını eritiyoruz. Etleri ilave edip azcık karıştırıyoruz. 15 dk kadar suyunu çekmesini bekledikten sonra içine 1 diş doğranmış sarımsak ve yarım soğan ilave edip 4 dk kadar orta ateşte karıştırarak pişiriyoruz. Ocağın altını biraz daha açıp doğranmış yeşil biberlerimizi ekleyip 2 dakika daha pişiriyoruz. Kabuğunu soyup küp şeklinde doğradığımız olgun domatesimizi ilave ediyoruz. Bir tutam tuz, karabiber, kekik ve pul biberimizi ilave ettikten sonra domateslerin suyunu çekmesini bekliyoruz. Ve işte müthiş sac kavurmamız hazır, yanına da bol köpüklü bi ayran iyi gider doğrusu :)

4 Ekim 2011 Salı

İZMİR KÖFTE TARİFİ


Malzemeler:
Köftesi için:

½ kilo kıyma
1 soğan rendesi
½ demet maydonoz
Tuz
½ su bardağı galeta
Karabiber

Sosu için:
¾ çaybardağı sıvı yağ
1,5 kaşık biber salçası
1 büyük domates rendesi
Tuz
Kekik
Karabiber
1 su bardağı su

Garnitürü için:
4 patates
1 domates
2-3 biber

Köfte malzemelerini karıştırıyoruz. Patatesleri 1 parmak kalınlığında elma dilimi şeklinde doğruyoruz. Borcam tepsiye 1 patates 1 köfte gelecek şekilde düzgünce diziyoruz. Üzerine dilim domates ve çekirdekleri çıkarılmış biberleri diziyoruz. Üzerine sosun yağlı kısmını her tarafına gelecek şekilde kaşıkla yaydıktan sonra sosun kalanını ilave ediyoruz ve 200 derecelik fırında 40-45 dakika pişiriyoruz. Patatesler piştiği zaman tüm yemek pişmiştir.

Bazen evde aklım pişirecek yemek gelmiyo, o yüzden bi kaç tarif ekleyeceğim bundan sonra. Üstelik hep tarif defterime eklemeye niyetlenmeme rağmen üşendiğimden blogda bulunsun istedim.

Koskoca google da bi adam gibi izmir köfte resmi bulamadım yaa...

EKŞİLİ KÖFTE TARİFİ



Malzemeler:
Köftesi için:
Yarım kilo kıyma
½ su bardağı pirinç
1 soğan rendesi
½ demet maydonoz
Tuz ve karabiber
3-4 yemek kaşığı un (sadece unlamak için)

Terbiyesi için:
1 yumurta sarısı
1 limon

Köfte harcını karıştırıp küçük ceviz büyüklüğünde toplar yapıyoruz. Önce tencereye 1 litre kadar su koyuyoruz. İçine 2 kaşık tereyağ atıyoruz ve tuz atıyoruz. Suyu kaynatıyoruz. Su kaynarken köfteleri maydonozla karıştırılmış una buluyoruz. Daha sonra kaynayan suya köfteleri salıp, içindeki pirinçler şişene kadar (20 dk) kaynatıyoruz.

Terbiyesi için 1 yumurtanın sarısını 1 limonun suyuyla çırpıyoruz. Yumurtanın kesilmemesi için kaynayan çorbadan 1 kepçe ilave edip karıştırıyoruz. Daha sonra yumurta ve limonlu karışımı köfte tenceresinin içine ilave edip 5 dakika daha kaynamasını bekliyoruz.

Sonrada afiyetle yiyoruz. Ben ekşili köfteye bayılıyorum.

3 Ekim 2011 Pazartesi

BEBEK ODASI KAPI SÜSÜ YAPILIŞI

Merhabaaa,
Bu bebek sanırım beğenildi. Herkes yapsın diye yapım aşamalarını ve kalıplarını da yayınlayım dedim. Öncelikle ihtiyacınız olan şeyler; parça kumaş, makas, ip, iğne, isterseniz sıcak silikon, yanakları renklendirmek için allık ve allık fırçası yada süngeri. Hepsi bu kadar. Bir gün de boş zamanınız varsa hemen başlayın derim.

ORJİNALİNİ GÖRÜNCE BENİMKİNİ BEĞENMEYECEKSİNİZ AMA NAPALIM OLSUN:)






Kalıplarla ilgili bi kaç dip not: kalıpların birebir çıktısını alın ve 4 kağıdı bant yardımıyla birleştirin. NENA olarak adlandırılan parçalar bizim bebeğin kalıpları. onlardan gerektiği sayıda kesin ve kalıpların kesilince neye benzediğini önceden renkli resimlerden kontrol edin. Bazı kalıpların yarısı verilmiş, onları kumaşı ikiye katlayarak kullanın. Daha öncede dediğim gibi ben kalıptan dikişten anlayan biri değilim saçma sapan bişiler söylüyosam kusuruma bakmayın:)

Kafanın kalıbı verilmemiş onun yerine 14 cm çapında daire yapın denmiş, bende öyle yaptım. Bu arada verilen el kalıbını diktiğimde vücuda göre çok küçük kaldı. Bu ya benim kabiliyetsizliğimden, ya gövde ve ellerin kumaşlarının farklı olmasından kaynaklandı bilemiyorum. Ben de çözüm olarak el kalıplarını 1er cm genişleterek kestim. Görüntü aşağıdaki gibi oldu. Kalan kısımda biraz yaratıcılığımı kullandım. Mesela popodaki yamayı koymak yerine evde bulunan bir anahtarlık olan köpeği bebişin poposunda uyutuverdim. Daha sempatik oldu sanki.






İki resim arasındaki yedi farkı bulmaya çalışırsak; benim kafa orjinalinden farklı olmuş baya, bunun nedeni orjinalinde ince çorap yada lycralı kumaşın büyükçe bir daire olarak kesilip ortasına elyaf konularak kapatılması ve suratının işlenmesi. bense 14 cm çapında 2 tane yuvarlak kestim ve içini doldurup kenarlarından diktim (çenede dikiş izi oluşmuş böylece). Surat ifadeleri bu yüzden oldukça farklı oldu. Tabi akıllı ben bunu yüz ifadesi vermeye çalışırken farkettiğim için müdahale edemedim. Evde ince çorabım yoktu maalesef:( Neyse bi dahakine inşallah düzgün yaparıssss...

1 Ekim 2011 Cumartesi

BEBEK ODASI KAPI SÜSÜ

Yeyzeeee, nasıl olmuş, tamam sana gönderdiğim resimdeki kadar şirin olmadı ama bu da başka bişi oldu sanki, hani ona pek benzemedi desem. Ama yaparken farkettim ki onlar kafasını oluştururken ince çorap yada lycralı kumaş kullanmışlar. Kalın polarla ancak bu kadar oldu:)


Senin bebişe daha güzellerini yaparız artık. Malzeme olmadan evdekilerle idare edeyim deyince anca bu kadar oluyo maalesef...


Resim çekmeden önce illa bişey unutmam gerek benim. E tabi unuttum her zamanki gibi, kapı süsüne kapıya asma aparatı yapmadım. Du bakalım eğer ince tahta bulabilirsem, bebişin cinsiyeti ve adı belli olduktan sonra o tahtaya ismini de yazıp iple bağlarım. Kafamda şekil itibariyle tamam. E nasılsa doğum öncesi 8 hafta iznim var. O kadar zaman evde boş boş sıkılırım ben, accıkta o zamana kalsın dimi?


Köpecikte bebeciğin poposunun üzerinde uyuyo bak. Üzerinin battaniyesi bile var;) Gerçi çekim açısını beğenmedim. Köpüş orjinalinde daha sevimli duruyo. Bi de pantiflerimiz var mothercare' in kampanya kazığı hediyesi:)


Bu da bebişin çiftliği, köpeği, ineği. Zor topladım bi araya çiftlik pozu için:)


Bu çalışmada sadece polar kumaş, elyaf ve iğne iplik kullandım. Orijinalinde sıcak silikon tabancası gerekiyordu, gecenin köründe ev ahalisini uyandırmamak için arama zahmetine kalkmadım, elde makine dikişi ile diktim. Minik teyellerle de aydede ve bebeğin parçalarını birleştirdim. Bebişin yanaklarına avonun yaz için ürettiği bronz allık kullandım. Kocaman allık fırçamla yanaklarını renklendirdim. Ayrıca uhunun tekstil boyaları vardı yanlışlıkla 3 boyutlu yerine normalini aldığım, o boyalarla da bebişin pijamasına benekler yaptım.

Hadi o da bitsin, buda bitsin derken sabah 05:00 te yattım ve 08:30 da kalktım. Evi toparlayıp çilekli süt veren inek örmeye başlayacağım :) Maşallah deyin...

E artık gelsin yorumlar. Deneme çalışması olarak idare eder ama bebişime daha iyisinimi yapayım sizce. Bu tamamen ben yapamam fikrini ortadan kaldırmak içindi...

MİNİK MÖÖCÜK


Haftasonu nihayet güneşi yakaldım da resimleri güncelleyebildim. Sırada bu arkadaşın mavi ve pembelisini yapmak var. Kakaolu süt veren ineğim bitti, bugün sıra çilekli süt verende:)





Yeyzee bak şimdi daha net görebilirsin inekciği. Üzgünüm ama "YEYZEEEE" pankartımızı geçen gün resim çektikten sonra atmış bulunduk. Bugünde üşendik yenisini yapmaya.